Kötülüklerin Anası Gece Tanrıçası Nyks

İnsanları eski çağlardan günümüze kadar en fazla ilgilendiren ve cevabını aradıkları sorulardan biri dünyanın ve insanın yaratılışı olmuş. Havanın, suyun, ışığın, yerin, göğün, denizin, ayın, güneşin, gecenin, gündüzün ve insanların nasıl şekillendiğinin cevabını aramışlar ve aramaya devam ediyorlar. Yunan mitolojisi de başlangıcını bu yaşamsal ve süreklilik arz eden ölümsüz varlıklardan alır. Yunan mitolojisini temellendiren, bir düzene koyan, antik çağın ilk şairi kabul edilen Hesiodos (MÖ 8.yy), başlangıçta Kaos (Khaos) vardı diye başlar Tanrıların Doğuşu ‘nu anlattığı eserinde. Kaos; boşluk, düzenden yoksun kargaşa anlamına gelen ve evrenin var oluşundan da önceyi simgeleyen bir tanrıdır.

Kaos'dan, önce Gaia(toprak, yaşadığımız dünya) sonra yer altı ve yeryüzü karanlıkları doğar. Bu tanrılar ''Karanlık'' anlamına gelen ve yeraltı karanlığını temsil eden Erebos ve ''Gece'' tanrıçası Nyks'tir. Işığın yokluğunda ortaya çıkan bu çiftin birleşmesinden Aither (Işık) ve Hemera (Gündüz) gibi ışıksal varlıklar doğar. Biz hala gece mi gündüzden, gündüz mü geceden doğar bilmecesinin cevabını araya duralım; insanlar antikçağda bu sorunun cevabını Erebos ve Nyks'in çocuklarıyla vermişler.

Deniz

İşte yine geldim sana
mavi bedeni ışıltılı
ilahi sesli sevgilim deniz!
huzurun huzurumderinliğin dinginliğim...
Şimdi ne kadar
önüme ak köpükler serip
davetkar darbelerle
okşasan da ayaklarımı,
göz alıcı maviliğin
aklımı başımdan alıp
çelmeye çalışsa da gönlümü;
dünyayı geride bırakıp
atlayamam kollarına ne yazık...
Henüz ne sen ne de ben
güneşin ışıklarında
yeterince yıkanamadık...


Gerçi soğuk karşılarsın beni
her seferinde bilirim...
Zaten ne zaman sıcacıktı ki
seninle ilk buluşmamız?
Sen yosun kokulu sularınla
sarıp sarmalarken beni
okşanırken serinliğinle tenim;
sarılmak yerine sana
şımarık bir çocuk hırçınlığıyla
seni döverek ısıtırdı
kendini bedenim...
Ne zaman ki güneşin ışığında
yıkanarak ikimiz
buharlaşıp kavrulurduk;
işte o zaman
orta noktada buluşup
soğukla sıcağın ateşkesi olurduk.


Gidiyorum şimdi
gönlümü bırakıp sende...
Güneş izin verdiğinde
hep randevulaştığımız günde
coşkulu özleminle
adımlarım kumları eze eze
koşarak geleceğim yine...