ana tanrıçanın kenti metropolis'ten torbalı'ya


Metropolis, İzmir'in Torbalı ilçesinin beş kilometre kadar güneyinde, M:Ö 3. yüzyılda Büyük İskender'in komutanı Lysimakhos'un adamları tarafından kurulan bir İyon kenti. ''Ana tanrıçanın kenti'' anlamına gelen, ana tanrıçanın '' Metergallesia, Metagallesya'' isminden esinlenilerek Metropolis adını alan kentin bulunduğu sit alanı, yaklaşık iki yüz dönümlük bir araziyi kapsıyor.

Kente adını veren ana tanrıça Kibele'ye, Batı Anadolu'da neolitik çağdan itibaren, mağaralarda, kaya tapınakları ve açık hava tapınağı gibi kayalık doğal alanlarda ibadet edilmiş. Gallesion dağının kuzeyinde, kentten yaklaşık beş kilometre uzaklıkta yer alan iki mağarada yapılan kazılar sonucu  ele geçen 554 pişmiş topraktan heykelciğin 404 tanesinin ana tanrıçaya ait olduğunun saptanması, Kibele'nin tapınım gördüğü alanlar konusundaki tezleri güçlendirmekte. Mağarada çok sayıda aşık kemiğinin bulunması buranın aynı zamanda kehanet merkezi olarak da kullanılmış olduğunu da göstermekte.

hileli aşk... akontios ve kydippe

Her ne kadar Cenevre sözleşmesiyle savaşın, toplumsal ve ahlaki olarak aşkın bir takım kuralları konmuş olsa da; doğruluğuna ister katılalım, ister katılmayalım, ''Aşkta ve savaşta her şey mübah'' sözü zihinlerimize yerleşmiş bir kere.

Mitolojide Akontios (Acontius) ve Kydippe'nin (Cydippe) aşkının anlatıldığı efsaneyle, insanoğlunun aşkta hileyi kullanmasının epey eskiye dayandığını, üstelik hile yapmakla kalmayıp, buna tanrıları bile ortak edip, meşrulaştırdığını görmek mümkün.

Kydippe görünüşüyle etrafındakileri kendisine hayran bırakan, yeşil gözlerindeki bir bakışla gençleri aşk ateşiyle yakan, güzeller güzeli bir kızdır. Sadece güzel olsa iyi; üstelik soyludur da. Akontios gibi gençlerin, kendisine yaklaşmasını ve ümit beslemesini neredeyse imkansız hale getiren, Atinalı saygın ve köklü bir aileye mensuptur.